İZKİTAP-6. İzmir Kitap Fuarı çerçevesinde Fikir Gazetesi tarafından organize edilen “Fikir Söyleşileri” dizisinin son konuğu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Sinema Koordinatörü Emine Uysal, yapımcı Ceylan Samgar, yönetmenler Cenker Ekemen ve Orçun Masatçı oldu. Katılımcılar, “İzmir Seni Seviyorum” projesini anlatarak, İzmir’deki sanatçıların da katkısıyla kentin kültürel belleğine değer katacak yeni bir üretim modeli üzerinde çalıştıklarını ifade etti.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TACT Fuarcılık iş birliğiyle Kültürpark’ta düzenlenen İZKİTAP – 6. İzmir Kitap Fuarı’nda gerçekleşen söyleşide, konuklar “Kent ve Sinema: İzmir Seni Seviyorum” başlığı altında İzmir sinemasının geçmişi, güncel durumu ve kente kattığı kültürel değerler üzerine görüşlerini paylaştı.
Kente özgü hikayeler yaratılıyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi Sinema Koordinatörü ve yönetmen Emine Uysal, “İzmir Seni Seviyorum” projesinin kente özgü hikayeler üretme açısından taşıdığı önemi vurguladı. Uysal, “Bu proje, İzmir’i anlatan yaratıcı ve alternatif bir sinema üretim modeli sunuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu sürecin bir bileşeni olabilir; ancak sürdürülebilirlik için çok paydaşlı bir yapı ve güçlü eğitim desteği şart. Ayrıca, film seçiminin yanı sıra dağıtım süreci de büyük önem taşıyor. Projemizle İzmir’den çıkan filmlerin görünürlüğünü artırarak daha geniş kitlelere ulaşmasını hedefliyoruz” dedi.
Kent belleğine katkı sağlanıyor
Yapımcı Ceylan Samgar, sinemanın sadece bir sanat dalı olmadığını, aynı zamanda kentlerin ve toplumların hafızasını taşıyan güçlü bir ifade biçimi olduğunu belirtti. Samgar, “Kentlerin kendine özgü karakterleri vardır. New York hızın, Paris aşkın, İstanbul karmaşanın şehriyken, İzmir kültürel çeşitliliği ve sinematik potansiyeline rağmen yeterince görünür değil. Bu projeyle İzmir’i sadece bir fon olarak değil, bir karakter olarak ele alıyoruz. Şehrin sahilini, arka sokaklarını, kalabalığını ve yalnızlığını bir arada yansıtarak kentin belleğine katkıda bulunmayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Genç sinemacılara yeni fırsatlar
Samgar ayrıca, sinema üretiminin İstanbul’da merkezileşmiş yapısına dikkat çekerek, “İzmir’de yetişen genç sinemacılar istihdam ve üretim olanakları için İstanbul’a gitmek zorunda kalıyor. Biz ise üretimimizi İzmir’e taşıyarak, kentte yeni üretim alanları açmayı ve genç sinemacılar için kapı aralamayı hedefliyoruz” dedi.
İzmir için önemli bir başlangıç
Yönetmen Cenker Ekemen, İzmir’in çok kültürlü yapısı, inanç çeşitliliği, müziği, mimarisi ve yaşam biçimiyle sinemada özgün bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Ekemen, “İzmir Seni Seviyorum projesi, kenti bir fon olarak değil, bir karakter olarak ele alan ve İzmir’in sinemadaki yerini güçlendirmeyi amaçlayan önemli bir çalışma. Bu proje, İzmir için anlamlı bir başlangıç olacak” dedi.
Yeni bir üretim modeli oluşturuluyor
Yönetmen Orçun Masatçı, “Kent ve Sinema: İzmir Seni Seviyorum” projesinin ortaya çıkış sürecini anlatarak, İzmir’e dair bireysel fikirlerin ortak bir üretime dönüşme hikayesini paylaştı. Masatçı, “İzmir’in değerlerini, coğrafyasını, insanlarını ve kültürünü ön plana çıkaracak, daha katılımcı ve ortak bir üretim alanı yaratmak istedik. Bu kapsamda, İzmir’deki sanatçıların da sürece dahil olduğu, kentin belleğine katkı sağlayacak bir üretim modeli üzerinde çalışıyoruz” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
