62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, sadece film gösterimleriyle değil, düzenlenen söyleşilerle de izleyicilere yeni ufuklar açıyor. Salı günü gerçekleştirilen Özel Gösterim programında yer alan "Tuvaldeki Sır" filmi ve ekibi, bu duruma güzel bir örnek oluşturdu. Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Perge salonunda yapılan gösterimin ardından yönetmen Ömer Evre, yapımcı ve yönetmen Biket İlhan ile oyuncular Cemal Hünal, Devrim Nas ve Hatice Tezcan, seyircilerin sorularını yanıtladı ve Kıbrıs ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bilinmeyen yönlerini ortaya koydu. "Tuvaldeki Sır" filmi, Türkiye'den Kıbrıs'a gelen bir senaristin eski bir yasak aşka dair izler bulması üzerinden Kıbrıs-Türkiye bağlarını ele alıyor. Yönetmen Ömer Evre, "Türkiye'ye Kıbrıs'ı anlatmaya çalıştım" diyerek filmin sadece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti değil, genel anlamda Kıbrıs filmi olduğunu vurguladı. Ayrıca filmde Rum oyuncuların da yer aldığını belirtti. Filmin hikâyesi, Kıbrıs'ın Kraliçeleri adlı bir resim sergisini gezerken Evre'nin zihninde şekillendi. Yapım sürecinde ise Biket İlhan ile birlikte çalıştıklarını ifade eden Evre, "Biket Hocamla 10 yıldan fazla süredir tanışıyoruz ve Kıbrıs sinema sektörünün gelişimine büyük katkısı oldu. Biz de Kıbrıs sinema sektörünü geliştirmeye çalışıyoruz. Sizin 90'larda yaşadığınız gelişimi biz henüz yaşıyoruz" dedi. Biket İlhan ise yönetmenle tanışma ve film yapma sürecini şöyle anlattı: "Filmi izlerken Ömer'le tanıştığımız günü hatırladım. Çok heyecanlıydı ve ben bu çalışmanın içinde olmak istedim. Kıbrıs'ta çekilmesi ayrı bir heyecan kaynağı oldu. Lefke'de filmdeki evin sahipleriyle sabaha kadar sohbet ettik, birçok hikâye öğrendim. Tek başıma Lefke'yi dolaştım ve tanımadığım insanlarla konuşarak yeni sırlar keşfettim." Oyuncular da rollerine hazırlık süreçlerini paylaştı. Cemal Hünal, "Bu süreç benim için çok içselydi, karakterle kendi aramda bir yolculuktu" derken, Kıbrıslı oyuncu Hatice Tezcan, 90'larda Kıbrıs'ta gençliğini geçiren biri olarak, Güney Kıbrıs'a gitmenin imkânsız olduğu dönemi anlattı. Tezcan, "Bu film Kıbrıs'taki meslektaşlarımız için bir örnek ve hayal kurduracak bir mihenk taşı olmalı" ifadelerini kullandı. Günün diğer özel gösterimi ise AKM Aspendos Salonu'nda "Cam Sehpa" filmi oldu. Yönetmen Can Evrenol, görüntü yönetmeni Hakan Dinçkuyucu, yardımcı yönetmen Ladin Esen, yapımcı Batu Erol ve oyuncular Alper Kul, Özgür Emre Yıldırım, Ece Su Uçkan ile Elif Sevinç gösterim sonrası söyleşiye katıldı. "Cam Sehpa", henüz bebek sahibi olmuş bir çiftin yaşadığı karanlık olaylar üzerinden günümüz Türkiye'sinden kara komedi örneği sunuyor. Yönetmen Can Evrenol, filmin uyarlama senaryo olarak kendisine geldiğini ve başlangıçta tereddüt ettiğini ancak kısa filmlerinde aile ve sosyal temalarla ilgilenmesi nedeniyle projeyi kabul ettiğini anlattı. Alper Kul, filmdeki rolü için "Bu bir yönetmen filmi, ben sadece işimi yapmaya çalıştım" yorumunu yaptı. Kul, rolün kendisi için çok zorlayıcı olduğunu ve özellikle bebeği poşette ilk gördüğü sahnenin uykularını kaçırdığını belirtti. Seyirciler filmin komedi mi yoksa dram mı olduğu konusunda kararsız kalırken, oyuncu Elif Sevinç, "Biz bu filmi komik olması için yapmadık ama izlerken komik buldum. Çünkü her karakterin kendi gerçekliği vardı ve bu gerçekliklerin birbirine karışması komik bir etki yarattı" dedi. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı