Prostat Yaşlandıkça Kanser Hücresi Üretme Eğilimi Gösteriyor

Yaş ilerledikçe prostatta kanser hücrelerinin oluşma olasılığı artıyor, ancak bu durum her zaman hastalık anlamına gelmiyor. Düzenli kontrollerle riskler erken tespit edilebiliyor.

SAĞLIK - 03-11-2025 11:34

Erkek vücudunda yaşla birlikte birçok biyolojik değişim yaşanırken, prostatta da önemli dönüşümler meydana gelir. Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. İlker Tinay, prostatın yapısı gereği yaş ilerledikçe kanser hücreleri barındırma eğilimi gösterdiğini belirtiyor. Kadavra çalışmalarına göre, 80 yaşına ulaşan erkeklerin yarısından fazlasında, herhangi bir kanser tanısı konmamış olsa bile prostatta başlangıç aşamasında kanser hücreleri bulunuyor. Bu nedenle, yeterince uzun yaşandığında prostatta kanser hücrelerinin ortaya çıkması doğal bir süreç olarak kabul ediliyor.

Bu kadavra çalışmaları, yaş ilerledikçe prostatta bazı değişimlerin yaygın olduğunu gösteriyor. Ancak Prof. Dr. Tinay, bunun mutlaka hastalık ya da ölüm riski anlamına gelmediğini vurguluyor. "İyi huylu prostat büyümesi olan birinin ileride kanser olup olmayacağı ancak düzenli doktor kontrolleriyle anlaşılabilir. PSA testleri ve gerektiğinde yapılan biyopsilerle prostat sağlığı yakından izlenerek olası riskler erken dönemde tespit edilebiliyor" diyor.

Prostat Her Erkekte Bulunan Doğal Bir Organ

Prof. Dr. Tinay, prostatın bir hastalık değil, her erkekte bulunan doğal bir organ olduğunu hatırlatıyor. Prostatla ilgili üç temel durumun ortaya çıkabileceğini belirtiyor: kanser, iyi huylu büyüme ve akut ya da kronik enfeksiyonlar. "Bu nedenle 'Dedemde, babamda prostat vardı' demek doğru değil çünkü prostat hepimizde var. Önemli olan bunun bir şikâyete yol açıp açmadığıdır" ifadelerini kullanıyor.

Prostat sorunlarının genellikle büyüme ya da mesanenin etkilenmesiyle ortaya çıktığını söyleyen Tinay, hastaların en çok sık idrara çıkma, idrarı tam boşaltamama, kesik kesik idrar yapma, tuvaletten kısa süre sonra tekrar idrara gitme, ani sıkışma hissi, idrar kaçırma veya idrarda kan görülmesi gibi şikâyetlerle doktora başvurduğunu belirtiyor. "Yani mesele prostatın varlığı değil, yarattığı şikâyetlerdir" diyor.

Robotik Cerrahiyle İdrar Kaçırma Oranları Düşüyor

Erken tanı ve tedavi yöntemlerindeki gelişmeler prostat sağlığında önemli fark yaratıyor. Özellikle robotik cerrahi, hem kanser tedavisinde başarı hem de yaşam kalitesi açısından büyük avantajlar sağlıyor. Prof. Dr. Tinay, teknolojinin ilerlemesiyle robotik cerrahinin prostat kanseri tedavisinde en çok tercih edilen yöntemlerden biri haline geldiğini belirtiyor. Üç boyutlu ve büyütülmüş görüntüleme sayesinde cerraha hassasiyet kazandıran bu yöntem, kanserli dokunun geride kalma riskini en aza indiriyor. Ayrıca hastaların yaşam kalitesini etkileyen rahat idrar yapabilme, idrar tutabilme ve cinsel fonksiyonların korunması gibi alanlarda da başarılı sonuçlar elde ediliyor. Kateter çıkarıldıktan kısa süre sonra çoğu hasta idrar yapabiliyor, idrar kaçırma oranları deneyimli merkezlerde yüzde 10’un altına düşüyor ve cinsel fonksiyonlar genellikle bir yıl içinde yeniden kazanılabiliyor. Robotik cerrahi böylece hem onkolojik başarı hem de yaşam kalitesi açısından önemli avantajlar sunuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Günün Diğer Haberleri