Uluslararası 15. Kocaeli Kitap Fuarı, son gününde de büyük ilgi görüyor. İslam Felsefesi Uzmanı, Teolog ve Akademisyen Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, “Buhara’dan Anadolu’ya İrfan Çizgimiz” adlı söyleşisinde katılımcılarla buluştu. Aynı etkinlikte Şair ve Yazar Ali Ural ise “Usta Çırak Ekseninde Yazarlık” konusunu paylaştı. Prof. Dr. Kılıç, konuşmasında "Allah ile kul arasına mesafe koydular" ifadelerini kullandı.
“KUR’AN-I KERİM ARİFLERİN EN BÜYÜK DAYANAĞIDIR”
Selim Sırrı Paşa Salonu’nda manevi bağlara değinen Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç, "Bir gelenekte, toprağın altındakiler ile üstündekiler arasında küslük yaşandığında, üsttekilerin dua yerine beddua etmesi manevi çizgiyi zedeler. Bu durumda göbek bağı kopar ve manevi bağlar zayıflar. Bazı ilahiyat ve dini çevrelerde Allah ile kul arasına aşılması güç mesafeler koyuldu. Bu mesafeyi insan aşamaz, gücü yetmez; böylece şeytan devreye girer. 'Sen ona ulaşamazsın, o yüceler yücesidir' denir ve bu doğru olmakla birlikte, araya şeytan girerek Allah ile kul arasını soğutur. Aradaki bağ kopunca kişi onun avı haline gelir. Oysa Kur’an-ı Kerim, bizim ariflerimizin en büyük dayanağıdır" dedi.
“ÇIRAK IŞIK SAÇANDIR”
Şair ve Yazar Ali Ural ise, "Gezegenler güneşin etrafında dönerken ışık alır; benzer şekilde sanat ve zanaatta çıraklar, ustalarından ışık alır. Bu çırak için bir zaaf değildir. 'Çırak' kelimesi Türkçe’de 'Çena'dan gelir; Çena ışık saçan, gelecek vaat eden anlamındadır. Her Çena bir gün usta olur. Necip Fazıl Kısakürek’in dediği gibi, usta ve şair kalırsa bu yapı devam eder; sürdürmeyen çırak utansın. Usta-çırak ekseni aynı zamanda geleneği temsil eder. Her sanat ve zanaat, demir işleme gibi nesilden nesile aktarılan bilgi ve tecrübedir" ifadelerini kullandı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı